Tarçın bilinen en eski baharatlardan biridir. Milattan önce 3000 yılından beridir çinliler tarafından kullanıldığı düşünülmektedir. Avrupa da ise 17’inci ve 18’inci yüzyıllarda en pahalı baharat haline gelmiştir. Tarçın aslen tarçın ağacının dallarının dış kabuğu sıyrıldıktan sonra kalan iç kabuğunun öğütülmesi ile elde edilir. Tarçının en cazip özelliklerinden birisi de çekici kokusudur.
Peki binlerce yıllardır kullanılan tarçının verdiği güzel koku ve lezzettin yanında sağlığımıza etkileri nedir?
Tarçına karakteristik koku ve aromasını veren içeriğinde ki sinnamik asittir. Sinnamik asidin anti bakteriyeldir ve mantar önleyici özelliği vardır. Yine tarçının içeriğinde bulunan ögenol ve geraniyol adlı fitokimyasalların da mantar ve bakteri üremesini engelleyici etkisi gözlemlenmiştir.
Tarçının bir başka güzel özelliği de sindirim sistemimize yardımcı olmasıdır. Hazımsızlık ve gaz problemlerinde tarçın etkili bir şekilde problemin çözülmesine yardımcı olabilmektedir.
Tarçın oldukça güçlü bir antioksidandır, grip, nezle ve soğuk algınlığı gibi hastalıklarda rahatlatıcı etkisi vardır.
Ancak tarçının en önemli özelliği kan şekeri dengesi konusundadır. Kan şekeri dengesi hem damar sağlığı hem de iştah kontrolü için çok önemlidir. Özellikle glisemik indeksi yüksek besinler kan şekerini hızla yükseltip, sonra da hızlı bir şekilde düşmesine neden olmaktadır. Şeker hastalığında ise kan şekeri kontrolü çok daha önemlidir. Yapılan birçok bilimsel araştırmada tarçının insülin reseptörlerini harekte geçirerek hücrelerin glikoz kullanma kapasitesini arttırdığı düşünülmektedir, bu etkisini tarçının içeriğindeki methyl-hydroxy-chalcone polymerlerinin etkisinden kaynaklandığı sanılmaktadır. Özellikle tip II diyabetli hastalar üzerinde yapılan araştırmalarda tarçın kullanımının kan şekeri seviyelerini olumlu yönde etkilediği gözlemlenmiştir. Yine bazı araştırmalarda kan şekeri seviyelerinde ki düzelmelerle beraber, trigliserit, total ve LDL kolesterolü azalttığı da gözlemler arasındadır.
Bu lezzetli baharatı günlük hayatımıza sokmak özellikle şeker hastalarında şeker seviyelerinde olumlu bir gelişme için aynı zamanda normal bireylerde de iştah kontrolü ve glisemik indeksi yüksek besinlerin olumsuz etkilerinden korunmak adına faydalı olacaktır.